Over 10 years we helping companies reach their financial and branding goals. Onum is a values-driven SEO agency dedicated.

CONTACTS
Agency Avrupa Birliği Çevre Genel Kozmetik

SÜRDÜRÜLEBİLİR TÜKETİM YAVAŞLIYOR MU?

Çevre ve sürdürülebilirlik konularında uzmanlaşmış iki önemli kuruluş, 21.’si yapılan Sorumlu Tüketim Barometresi’ni sundu. 2025 edisyonunun sonuçları, iklim aciliyetine dair farkındalık artsa da tüketicilerin bu konuda gösterdiği çabanın giderek azaldığını ortaya koyuyor.

Araştırma, 3-14 Mart 2025 tarihleri arasında 1004 kişiyle gerçekleştirildi.

Sonuçlar

Fransızların %53’ü çevrenin korunması gerektiğini düşünüyor ve bu konuda acil harekete geçilmesi gerektiğine inanıyor.
Her 10 kişiden 8’i de iklim krizinin yaşam ve tüketim alışkanlıklarımızı yeniden düşünmemiz gerektiğini düşünüyor.
İlgili kuruluşlar şöyle yorumluyor: “Bu oran yıllardır sabit kalarak iklim değişikliği karşısında harekete geçilmesi gerektiğini gösteriyor. Ancak bu yıl ‘kesinlikle katılıyorum’ diyenlerin oranı düştü (2024’te %40 iken 2025’te %31). Fransızların zihninde tüketim ile dünyanın geleceği arasındaki bağ zayıflıyor mu?”

Araştırma sonuçlarına göre, daha sorumlu davranışlar gösterme yönündeki toplumsal hareket zayıflıyor. Özellikle elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışanların sayısında azalma var. Bu yıl kendini bu konuda sorumlu hissedenlerin oranı %73’e düştü, bu geçen yıla göre 4 puanlık bir azalma demektir.
Bazı uygulamalarda da gerileme mevcut. Örneğin ikinci el ürünleri yeni ürünlere tercih etme oranı 2025’te 6 puan azalarak %38’e düştü.

Duyarlılık Kaybı

Fransızların sağlık, refah, yaşam maliyeti, güvenlik, mutluluk, çevre ve iş gibi çeşitli kaygıları arasında güvenlik son üç yılda önemli ölçüde artış gösterdi ve katılımcıların %41’i için ilk üç endişe arasında yer aldı. Buna karşılık, çevresel kaygılar son iki yıldır düşüş eğiliminde.
İlgili kuruluşlar şöyle yorumluyor: “Çevre artık öncelikler arasında geri planda kalıyor ve bu konuda daha az konuşuluyor. Bu da sorumlu tüketimin toplumda ortak bir bilinci harekete geçirmesini zorlaştırıyor. 2024 yılında Fransızların %26’sı çevresindekileri daha sorumlu tüketime teşvik etmeye daha çok çalıştığını belirtmişti. Bu oran 2025’te %20’ye düştü. Toplumsal ivme zayıflamış görünüyor. Buna, medya ve markaların yeterince yönlendirici olmaması da ekleniyor; katılımcıların %45’i, doğru tercihler yapabilmek için yeterli bilgi verilmediğini düşünüyor.”

Her 10 Fransızdan 9’u, bir ürün satın almadan önce zaman zaman gerçekten ihtiyaç duyup duymadığını sorguladığını ya da bu konuda düşündüğünü belirtiyor.
Katılımcıların çoğu ayrıca, daha yavaş ama daha ucuz teslimat (%77) ya da ürün tamiri gibi daha sade alternatiflere açık olduğunu ifade ediyor (%72).

Ancak yine de kısıtlı bir tüketim modeline hapsolmuş hissetme duygusu yaygın. Katılımcıların %84’ü, yaşadıkları toplumun onları sürekli olarak bir şeyler satın almaya ittiğini düşünüyor. %77’si ise özellikle indirim dönemlerinde markaların ve zincir mağazaların bu baskıyı artırdığını belirtiyor.

Fiyat hâlâ insanların alışverişte tereddüt etmesinin ana sebebi olsa da, indirim dönemleri anlık satın alma dürtüsünü tetikliyor. Tüketicilerin %57’si bu dönemleri beklemediğini söylese de, yine de o dönemde yapılan alışverişe karşı koyamıyor.
Sonuç olarak Fransızların %51’i indirim dönemlerinin gerçekten avantajlı olmadığını ve yanıltıcı olduğunu düşünse de bu dönemlerde alışveriş yapmaya devam ediyor.

İlgili kuruluştan Marka, Ürünler ve Sorumlu Tüketim Danışmanlık Direktörü şöyle özetliyor:
“Yıllardır sorumlu bir ürün-hizmet sunumu oluşturulması için çaba gösteren tüketiciler artık yoruluyor. İklim krizine karşı yaşam biçimlerini gözden geçirmeleri gerektiğinin farkında olsalar da somut çözümlerin eksikliği nedeniyle giderek daha fazla umutsuzluğa kapılıyorlar. Daha kötüsü, bu genel hareketsizlik onları olumsuz bir döngüye sürüklüyor. En kararlı tüketiciler bile yoğun ticari baskı altında ve sonrasında pişman olacakları alışverişlere yöneliyorlar.
Markaların artık bu baskıyı azaltma, bulundukları sektöre göre farklı kullanım, deneyim, değer paylaşımı ve ortak iyiliğe hizmet eden bir anlayış sunma zamanı geldi. Aksi halde, hepimizin geleceğine zarar veren hayalleri beslemeye devam etmiş olacaklar.”

Sohbeti Başlat
Merhaba. Size yardımcı olmamızı ister misiniz?