Avrupa Birliği Kozmetik

ASA’NIN ANTİ-AGİNG SERUMLARI ÜZERİNE UV MARUZİYETİ İDDİALARIYLA İLGİLİ KARARI

Reklam Standartları Kurumu (ASA), sorumlu reklamcılık konusundaki bağlılığını bir kez daha vurgulayarak bir anti-aging serumuyla ilgili yapılan iddialara karşı aldığı kararı onayladı. Güneş hasarının görünür belirtilerini tersine çevirebildiği iddia edilen ürün, güneş koruma önlemlerinin önemini küçümseyebileceği gerekçesiyle eleştirildi.

Bir Ürünün Sunumu ve Uyumluluk
AB Kozmetik Yönetmeliği’nin 20. Maddesi uyarınca, kozmetik ürünlerle ilgili tüm iddiaları desteklemek için kanıt sunulması gereklidir. Bu, ürün etiketi, çevrimiçi platformlar veya reklamlar üzerinden yapılan iddiaları kapsar. Ayrıca, kozmetik iddialar için ortak kriterler belirleyen 655/2013 sayılı Yönetmelik ile uyum sağlanması zorunludur.

Reklam İddiaları ve Halk Sağlığı Endişeleri
Karar, serumun tanıtıldığı iki reklamı hedef aldı: biri televizyon yayını, diğeri ise talebe bağlı video (VOD) platformunda yayınlanıyordu. Her iki reklamda da, bir kadının geçmişte güneş kremi kullanma konusundaki ihmalkârlığını hatırladığı gösteriliyor ve şu ifadeler yer alıyordu:

  • “Güneş kremi kullanmamış olmamıza inanamıyorum.”
  • “Eğlenmekle çok meşguldük.”

Ardından serum, “Güneş hasarının görünür belirtilerini tersine çevirdiği klinik olarak kanıtlanmıştır” gibi ifadelerle bir çözüm olarak sunuluyor ve ekranda kısa bir yazıyla “Günlük SPF kullanımı önerilir” uyarısı yer alıyordu.

Bu uyarıya rağmen ASA, reklamların güneş kreminin gerekliliğini küçümsediğini ve ürünün güneş hasarını geriye dönük olarak iyileştirebileceğini ima ettiğini savunan birçok şikâyet aldı. Bu durum, korumasız güneş maruziyeti ile cilt kanseri arasındaki kanıtlanmış bağlantılar göz önüne alındığında, halk sağlığı açısından ciddi endişelere yol açtı.

Reklamverenin Savunması
Reklamveren, reklamların amacının güneş hasarı ve bunun kozmetik etkileri konusunda farkındalık yaratmak olduğunu vurgulayarak kendini savundu.

Şu noktaların altını çizdi:

  • Reklamlar, UV maruziyetinin birikimli etkileri ve bunun cilt yaşlanmasındaki rolü hakkında farkındalık eksikliklerini ortaya koyan tüketici araştırmalarına dayandırıldı.
  • Sahnelerde, güneş kremi kullanımının sıklıkla göz ardı edildiği gerçek hayat durumlarını yansıtmak için plaj ya da havuz gibi ortamlar yerine orta düzeyde güneş maruziyeti tasvir edildi.
  • Reklamlardaki açıklamalar, serumla birlikte SPF kullanımının önemine dikkat çekerek sorumlu cilt bakım alışkanlıklarını teşvik etmeyi amaçladı.
  • Reklamveren ayrıca güneş güvenliği konusundaki taahhütlerini vurguladı; bu kapsamda kanser yardım kuruluşlarıyla ortaklıklar ve tüketicilere güneş kremi kullanımı konusunda eğitim vermek için personel eğitim girişimleri yürütüldü.

ASA’nın Değerlendirmesi
ASA, reklamların anlatı bağlamını ve reklamverenin güneş kremi kullanımının cilt sağlığındaki rolünü netleştirme çabalarını kabul etti. Ancak, reklamların içeriği güneş hasarının riskleri konusunda fazla rahat bulundu.

Günlük SPF kullanımını öneren açıklama not edildi, ancak bu uyarının kısa süreli görünmesi ve reklamın başında yer alması, genel mesajı dengelemek için yetersiz olarak değerlendirildi. ASA, reklamların güneş korumasının gerekliliğini küçümseyerek sorumsuz davranışları teşvik ettiğine karar verdi.

Güneş Güvenliği Üzerine Daha Geniş Bir Tartışma
ASA’nın kararı, cilt kanseriyle mücadele ve UV güvenliği bilincini artırmaya yönelik küresel çabalarla uyumlu bir duruş sergiliyor. Anti-aging serumlar gibi cilt bakım ürünleri, kozmetik kaygılara çözüm sunmada rol oynasa da, güneş kreminin koruyucu faydalarının yerini alamaz.

Reklamverenler, bu farkı açık bir şekilde iletmekle yükümlüdür ve mesajlarının yanlışlıkla riskli davranışları teşvik etmediğinden emin olmalıdır.

Bu karar, tüketicileri koruyarak güzellik ve cilt bakımı endüstrisine pazarlamanın etik sınırları konusunda güçlü bir mesaj veriyor.

Referans

Sohbeti Başlat
Merhaba. Size yardımcı olmamızı ister misiniz?